27 Kas 2014

açlıktan kaçış..

...
vakitlerden ikindi sonu. mevsim erken inmiş bir güz. 
havada inatçı bir yağmur sessizliği. onu pencereye çeken
ya yalnız ve ince bir keman, ya eskilerde kalmış bir şarkının
ansızın çıka gelmesi. öyle anlarda her şey nasıl da birbirini tamamlar.
şiirsel bir çağrışım dalgası gibi. büyük işaret alınmış ve ses veren ne varsa 
dilini yutmuştur. meydan artık şarkılara ve yağmura kalmıştır.
elden bir şey gelmez, olanlar olmuştur çoktan.
kendi derinliklerimizde saklanan doymak bilmez bir 
açlık birden su yüzüne çıkmış ve bizi buyruğuna almıştır.
çoğu zaman bir ad koyamayız bu açlığa.
onu yalnız hissederiz.
yakıcıdır ve inceltir bizi.
aklımıza olmadık delilikler gelir.
tiryaki olmasak bile hemen bir sigara tüttürmek isteriz.
ya da alıp başımızı uzun yolculuklara çıkmak.
oysa bunlar, bize verdiği azabın artacağını bile bile
o açlığı duymaktan kaçıştır.